Sağlık

DSÖ Sözcüsü Jasarevic: Damgalama olduğunda insanlar tedaviye başvurmayabilir

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), M çiçeği virüsü hakkında ağustos ayında ikinci kez küresel acil durum ilan etti. 2022 yılında 116 ülkede tespit edilen M çiçeği, dünya çapında 100 bin kişiyi etkilemesine rağmen kamuoyu gündeminde bugünkü kadar yer almamıştı. Peki, bugün yaşanan salgının ilkinden farkı ne? Covid-19’dan farklı olarak ciltte su çiçeğine benzer kabarcıklara neden olan M çiçeği, toplumsal ve sosyal olarak insanları nasıl etkiliyor? Hastalığın gözle görünür olması sebebi ile olası bir ayrımcılık yaşanması durumunda bununla nasıl mücadele edilecek?

DSÖ Sözcüsü Tarik Jasarevic, M çiçeği virüsü ile ilgili sorularımızı yanıtladı.

‘BU YILIN İLK 6 AYINDA BİLDİRİLEN VAKA SAYISI, GEÇEN YILIN TAMAMINA EŞİT’

DSÖ, Temmuz 2022’de M çiçeği ile ilgili küresel acil durum ilan etti ve hastalık kontrol altına alındıktan sonra Mayıs 2023’te acil durumu kaldırdı. O zamanlar, 116 ülkede tespit edilen hastalık dünya çapında yaklaşık 100 bin kişiyi etkiledi. Ancak hastalık 2022’de bugün olduğu kadar kamuoyunun gündemine gelmemişti. Bu farklılık neden kaynaklanıyor?

Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), bu yıl bildirilen 15 bin 600’den fazla vaka ve 537 ölümle ciddi bir M çiçeği salgını yaşıyor. Aslında M çiçeği vakaları KDC’de onlarca yıldır bildiriliyor ve her yıl da bu sayı istikrarlı bir şekilde artıyor. Ancak bu yılın ilk altı ayında bildirilen vaka sayısı geçen yılın tamamında bildirilen sayıyla eşit hale geldi. Ayrıca virüs daha önce etkilenmeyen bölgelere de de yayıldı.

KDC’ye komşu dört ülke de ilk M çiçeği vakalarını bildirdi: Burundi, Kenya, Ruanda ve Uganda. Afrika’da bu yıl toplam 12 ülke M çiceği vakası bildirdi, 9 ülkede aktif salgınlar yaşandı.

Tarik Jasarevic

‘YENİ VARYANT DAHA TEHLİKELİ’

KDC’deki mevcut salgın, çoğunlukla cinsel yolla bulaşan ve ‘Klad 1b’ adı verilen ‘Klad 1’in yeni bir kolundan kaynaklanıyor. Bu tür artık Doğu ve Orta Afrika’daki diğer ülkelerde de tespit edildi. Tarihsel olarak KDC’de dolaşan Klad 1’in, 2022’deki küresel salgından sorumlu olan Klad 2’den daha şiddetli hastalığa neden olduğu biliniyor. Şu anda, Klad 1’in iki varyantı olan Klad 1a ve 1b virüsleri var. Bu iki varyantın şiddet açısından birbirinden farkları ise henüz net değil.

M çiçeği, dünya çapında bildirilen vakalar nedeniyle bir halk sağlığı endişesi olmaya devam ediyor. Haziran 2024 itibariyle 26 ülke 930’dan fazla vaka ve 4 ölüm bildirdi.

ÖLÜM ORANI BEBEK VE ÇOCUKLARDA YÜKSEK

2022’deki salgında ölüm oranı 1000’de 2 olarak açıklanmıştı. Bugün hastalığın görülme sıklığı ve ölüm oranları nedir? M çiçeği salgını Covid-19 ile kıyaslandığında nasıl bir seyir izliyor?

KDC’de bildirilen vakalara bakıldığında ölüm oranı, eyaletler arasında farklılık gösterse de yaklaşık olarak yüzde 3.6 olarak gözükmekte. Klinik bakımdaki iyileştirmelerle ölüm oranının zamanla düşmesi bekleniyor. Yüksek ölüm oranının birkaç nedeni var.

Salgınlara neden olan Klad I virüsü, Klad II virüsünden daha ciddi semptomlara ve ölümlere neden oluyor. Bu virüsten çocuklar daha fazla etkileniyor. M çiçeği vakalarında, ölüm oranı için bir yaş aralığı var. Küçük çocuklar ciddi hastalık riski altında ve bu risk yaşla birlikte azalıyor. Dehidrasyon (sıvı kaybı), dengeli beslenme, ateş kontrolü, ikincil enfeksiyonların önlenmesi ve tedavisini kapsayan iyi klinik bakım ölüm oranlarını azaltmada kritik öneme sahip.

‘MEVCUT PLAN 20 AĞUSTOS 2025’E KADAR UZATILIYOR’

Covid-19 nedeniyle tüm dünya salgınlara yönelik kayda değer bir tecrübe kazandı. DSÖ’nin M çiçeği için küresel acil durum ilan etmesinden sonra genel tablo nasıl? Ülkeler nasıl bir yol izlemeli?

Uluslararası Endişe Yaratan Halk Sağlığı Acil Durumu (PHEIC), DSÖ’nün en üst düzey alarm seviyesidir. DSÖ, PHEIC ilan ettiğinde üye devletler tarafından uygulanması gereken kritik sağlık önlemlerini geliştirir ve önerir. Bir PHEIC ilanı ayrıca uluslararası koordinasyonu, özellikle aşılara, tedavilere, teşhis testlerine ve salgınları durdurmak için kritik öneme sahip diğer araçlara erişim konusunda güçlendirir.

DSÖ, PHEIC ilanının ardından ülkelere yönelik ‘Geçici Tavsiyeler’ yayınladı. Bu geçici tavsiyeler KDC, Burundi, Kenya, Ruanda ve Uganda’nın dışında M çiçeği vakaları tespit edilen tüm devletlere iletildi. M çiçeğiyle mücadele için hazırlanan planın 20 Ağustos 2025’e kadar uzatılmasına karar verildi.

M çiçeğinin kontrol altına alınması için hazırlanan ve 3 yıllık bir dönemi kapsayan ‘Stratejik Çerçeve’ salgını yavaşlatmak, M çiçeğine yönelik bilimsel çalışmaları ilerletmek ve zoonotik bulaşmayı en aza indirmeyi hedefliyor. Bu çerçevede ülkelerin iş birliğinin geliştirilmesi, yeterli klinik bakımın sağlanması, sınır ötesi iş birliği, hastaların test, tedavi ve aşılara erişimlerinin sağlanması amaçlanıyor.

AYRIMCILIK RİSKİNE DİKKAT

M çiçeği, semptomları nedeniyle Covid-19’dan daha görünür bir hastalık. Ciltte kabarcıklara neden oluyor, hasta olanlar anlaşılıyor. Bu durum olası bir ayrımcılığı nasıl tetikler? M çiçeği hastalarının ‘damgalanma’ riski var mı? Örneğin, işlerini kaybetmek, bir yere girmelerine izin verilmemek gibi sorunlarla karşılaşabilirler mi ? Hastalığın neden olduğu ayrımcılıkla nasıl mücadele edebiliriz?

Tıbbi bir durumla ilgili ‘damgalama’ veya ayrımcılık olduğunda, insanlar hızlı bir şekilde tedaviye başvuramayabilir, sağlık hizmetinin kalitesi düşebilir. Özellikle en savunmasız toplumsal grupların, sağlık hizmetlerine erişimi azalabilir. Damgalamaya maruz bırakmadan bakım sunma, damgalayıcı olmayan bir dil kullanma, insanların sağlık hizmeti aramasını destekleme ve en iyi bakım kalitesinin mevcut olduğu elverişli bir ortam yaratma stratejileri yoluyla M çiçeği ile ilgili damgalama ve ayrımcılığı önlemek veya azaltmak mümkündür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

-
Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort